Durun ya ağlamayın, beni de ağlatacaksınız. Başlıktan anlaşıldığı üzere bu bir hamburger tavsiyesi değil; veda, ayrılık, elveda, hoşçakal siz nerdeseniz o yani. Sizlerle burada “Ankara’nın Burgerleri”nde karşılaşmış olmak, aynı lezzetleri deneyimlemek, size hamburger önermek benim için eşsiz bir deneyimdi. Umarım sizlere faydalı olabilmişimdir (bence olmuşumdur çıkan göbeğinizden belli) şaka şaka bizler seçilmiş insanlarız hem hamburger sevip hem de fit kalabiliyoruz değil mi sevgili burgercilerim? Ben bloğumun sonuna geldim artık sizlere üzülerek veda etmek zorundayım. Dilerim benden sonra da lezzetli hamburgerleri tatmaya devam ederseniz. Belki bir gün bir hamburgerci'de karşılaşırız, sakın beni unutmayın;Hepiniz hoşçakalın sevgili burgercilerim.
0 Comments
Merhaba sevgili burger severler, sizi çok boş bıraktığımın farkındayım ama dönüşüm bomba gibi şimdiden uyarayım. Son günlerde öyle bir yer keşfettim ki burgerlerini tek tek deneyip derin bir araştırma sonucunda her yeri lezzetli detaylarla dolu olan yeni bir keşifle dönüyorum aranıza. Midenizin emniyet kemerinin takılı olduğundan eminseniz başlıyorum, çünkü bu lezzet dolu yazıya ve fotoğraflara dayanabileceğinizden emin değilim.
Yeni bağımlılığım Çankaya Turan Güneş Bulvarı’nda bulunan, Kasım 2017’de aktif olarak faaliyete geçen, iki şubesi olan Qömmür Hookah Lounge. Adından da anlaşılacağı gibi nargilesiyle ün yapmış bir mekan ama ben tahmin edeceğiniz gibi hamburgerlerini teker teker denedim. Başlangıçta sizler için deniyordum yeni bir şeyler keşfedeyim diye ama tatmaya başladıktan sonra işler değişti ve resmen kendi midem için denemeye başladım. Şaka şaka sizler her zamanki gibi önceliğimdiniz tabi ki. Öncelikle lokasyon olarak Qömmür ulaşımı kolay bir yer rahatlıkla gidebilirsiniz. İçeri girdiğinizde samimi, hoş bir havası var. Dilerseniz localarda ağırlanabiliyorsunuz kalabalık gruplar için ideal bir imkan olabilir. Çalışanları ve işletmecisi Onur Bey gerçekten güleryüzlü ve nazik. Ben sizler için Onur Bey ile bir görüşme talep ettim o da beni geri çevirmedi hamburger köftesi için kıymanın temininden, ekmeğin köftenin yapımına hatta servis aşamasına kadar uygulamalı olarak gösterip, mutfak şefi Mehmet Bey ile bizzat görüşmemi sağladı. Bütün yardımlarından ötürü Onur Bey’e kendim ve siz değerli burgercilerim adına buradan da ayrıca teşekkür ederim.
Qömmür çok zengin bir menüye sahip ama ben hepsini anlatmak istesem günlerce sürebilir gidip denemenizi şiddetle öneririm. Ben bizim esas ilgi alanımız olan hamburgerlerden bahsedeceğim. Qömmür’de aradığınız birçok hamburger çeşidini bulmanız mümkün ben sadece günümüz trendlerinden birkaçını anlatacağım. Bu aşamada şefimiz Mehmet Bey’in bilgilerini aktararak devam etmek istiyorum sevgili burgercilerim. Mehmet usta ilk olarak hamburger ekmeğinin yapılışından başladı anlatmaya. Ekmekleri mayalı ve mayasız olarak yapıyorlarmış hatta arzu eden olursa Black Burger olarak yani siyah ekmek olarak bilinen ekmeği de yapabiliyorlarmış. Hatta sevgili ustamız tarifini de paylaştı içinde hiçbir katkı maddesi bulunmadığının kanıtı olarak. Ben de sizlerle paylaşacağım…
Ekmek için; 100 gr. maya 1 lt. süt 10 gr. susam 250 gr. un Yapılan bu karışımı yarım saat bekletip, rasyonel fırınlarda 180 derecede 12 dakika pişiriyorlar. Daha sonra hamburger köftesinin yapılışından bahsetti, köfte için %100 dana eti kullanıyorlarmış ve kalori dengesi sağlık şartlarına uygun şekilde ayarlanıyormuş. Mehmet Usta bize özel olarak köftenin tarifini de paylaştı evde denemek isteyeniniz olursa diye… Köfte için; 10 kg. dana kıyma 130 gr. tuz 20 gr. pul biber 60 gr. kimyon 9 adet yumurta sarısı 450 gr. galeta unu 1 tutam maydanoz 200 gr. sıvı yağ 300 gr. karabiber Bütün bu malzemeleri yarım saat boyunca yoğurarak harmanlıyorlar. Yapılan bu karışımı bir gün boyunca +8 derecedeki dolaplarda bekletiyorlar böylece köfte daha şişkin bir yapıya ulaşıyor ve ağızda dağılımı enfes oluyor. Bir günün sonunda harmanlanan bu kıymaya 150 gr. olacak şekilde hamburger köftesi şekli veriliyor ve streçlenip öğle ve akşam siparişlerinde tamamı tüketilecek şekilde ayarlanıp, tekrar dolaba yerleştiriliyor. Not: Onlar fazla porsiyon sayısına göre yaptıkları için siz bu tarifi minimize ederek uygulayabilirsiniz. Gelelim servis ve sunuma… Bu aşamada bir ricam var midenizin sesini duymamak için bulunduğunuz ortamda televizyon, radyo ne varsa sesini açın çünkü görsellerle yazdıklarımın kombinasyonuna karşı midenize dur diyemeyeceksiniz. Servis için sunulan birçok hamburger çeşidi var. Bunlardan birkaçı; Klasik Burger, Big Burger, Cheese Burger ve Qömmür Burger. En çok tercih edilen Qömmür Burger ve Big Burgermiş. Biraz içeriğinden bahsedeyim de ağzınız iyice sulansın… Cheese Burger’i ele alacak olursak, adından da anlaşılacağı gibi içine cheddar peyniri var isteğe göre kıvırcık veya iceberg marul, soğan, turşu, karamelize soğan ve lezzeti tarifsiz olan dolu dolu yumuşacık eşsiz Qömmür köftesi. Big Burger de ise bütün bunlara ek olarak iki kat Qömmür köftesi var. Durun daha bitmedi bomba olanı sona sakladım, Qömmür Burger kesinlikle en eşsiz olanı. İçinde hem köfte hem de pastırma var alaturka seven burgercileri bu tarafa alalım diyorum ben. Bununla da bitmiyor sevgili ustamız showunu yapmadan bırakmıyor hamburgerleri. Üstü nefis susamlı el yapımı Qömmür ekmeği, içi yumuşacık Qömmür köftesi olan hamburgeri ortadan ikiye ayırıp açıkta kalan kısımları ızgarada hafif bekletip, Qömmür’ün kendine özgü lezzetli soslarıyla şık bir sunum yapıp, servis ediyor. Hijyen ne durumda dediğinizi duyar gibiyim. Bütün bu aşamaları mutfakta bizzat izlerken gözlemleme fırsatım elbette oldu. Ustalar gayet steril çalışıyorlar genel temizlik ve mutfak temizliği çok iyi durumda. Eldiven ve diğer steril ürünler kullanarak çalışıyorlar. Gönül rahatlığıyla Qömmür’e gidip burger deneyiminizi sürdürebilirsiniz. Biraz da İstatistik...
Merak ettiğim bir diğer husus Qömmür müdavimleriydi, Onur Bey müşterilerinin bir çoğunun müdavim tayfadan oluştuğunu söyledi. Bunun üzerine dayanamayıp nedir onları buraya bağlayan, ne yiyorlar ne içiyorlar diye sorduğumda Onur Bey oldukça somut veriler sundu bana o kadar sistemliler ki müşteri tercihlerine göre istatistik oluşturmuşlar. Müşterilerin %42’si hamburger, pizza ve diğer fast food yiyecekleri tercih ediyorlarmış. Bunların içinde bir sıralama yapıldığında hamburger en çok tercih edilen yiyecekmiş. En popüler üç hamburger: Qömmür Burger, Big Burger ve Cheese Burger’miş. Qömmür Burger %43 ile birinciliği elde tutuyor, %23 ile Big Burger onu takip ediyor ve son olarak %18 ile Cheese Burger 3.lüğü almış. %16’lık dilimi ise diğer burger çeşitleri oluşturuyormuş. Diğer yemek çeşitlerinin de oldukça lezzetli olduğu dönüşünü de alıyorlarmış. Müşterilerin %28’i ana yemekleri, %12’si tatlıları ve %18’i ise atıştırmalıkları tercih ediyormuş. Yani sevgili burgerciler, burger odaklı bakacak olursak (bizde ihanet yok) Qömmür’ün burgerlerini sadece ben önermiyorum gördüğünüz gibi kanıtlarla geliyorum size.
Qömmür anlatmakla bitmez ama ben daha fazla sizi tutmayayım burada oturup, bunları okuyup, e bide fotoğrafları görüp acıkmamak mümkün değil. Daha fazla durmayın, yazının başında midenize bağladığınız emniyet kemerlerini çözmeye Qömmür’e koşun. Afiyet olsun sevgili burger avcıları.
Hangimizin annesi bize yemek yedirmeye çalıştığı zaman oyuncakları veya televizyondaki çizgi filmleri kullanmadı ki? Küçük yaştaki çocuğunun yemek yememe inadı kırılsın diye eline renkli bir oyuncak tutuşturan annelerin bu denemesinin, gelecekte Happy Meal adını alıp bir fast food devinin oldukça başarılı bir pazarlama hamlesi olacağını nereden bilebilirdik? McDonald’s’ın ilk çocuk menüsü, ABD çapında 1979 yılının haziran ayında satışa sunulsa da ürünün ilk örneği, 1970’li yılların başında, Guatemala’daki bir McDonald’s restoranını işleten Yolanda Fernández de Cofiño ve kocası tarafından denenmiş. Hamburger, küçük boy patates kızartması ve yine küçük boy sundae türü dondurmadan oluşan menü kartondan yapılmış özel bir pakette, zincirin maskotuna atfen “Ronald Menüsü” adıyla satışa sunulmuştu. Bu ilginç girişim, McDonald’s’ın Chicago’daki yöneticilerinin dikkatini çekti. Marka bu ürünü geliştirmesi amacıyla Bob Bernstein’a iletti. Bay Bernstein aranılan çözümü buldu: “Happy Meal”. 1977’de ortaya çıkan bu fikir, çocuklu ailelerin restoranlarında daha rahat yemek yemesini isteyen McDonald’s restoran işletmecileri için bulunmaz Hint kumaşı özelliğindeydi. Bernstein sonraki süreçte, çocuklara yönelik illüstrasyonlar yapan profesyonellerden oluşan yaratıcı ekibini bir araya getirdi ve çocuk menüsü için onlardan rengârenk, yanlarında ve üst kısmında esprilerden çizgi roman şeritlerine dek uzanan ilgi çekici içeriklerin yer aldığı özel bir paket tasarımı istedi. Her paketin içinde bir hamburger, küçük boy patates kızartması ve içecek, bir miktar kurabiye ve bir de sürpriz hediyeden oluşan en az 8 parça bulunacaktı. Mc Donald's, ürünü ilk olarak Kansas’ta, Ekim 1977’de piyasaya çıkarır çıkarmaz büyük çaplı promosyon çalışmaları başlattı ve diğer yerler de bunu izledi. 1979 yılında ise menü, bütün ABD çapında satışa sunuldu. Menünün içinden çıkan hediyeler ise kimi zaman dirseğe takılan bir cüzdan, kimi zaman bir bileklik ya da üzerinde McDonald’s karakterlerinden birinin bulunduğu ufak tefek nesnelerdi. Hediyeler periyodik aralıklarla değişse de Happy Meal’ın gerçek anlamda oyuncak ve karakter kullanımı 1987’de gerçekleşti. Bu yıl menüye ilk kez Mickey Mouse, Alaaddin, 101 Dalmaçyalı, Cindirella vb. Disney çizgi karakterleri eşlik ediyordu. Ardından; Transformers, Hello Kitty, Lego oyuncakları ve hatta Teletubbies de bu kervanda yer aldı. Madalyonun diğer tarafı ise bu kadar eğlenceli değil. McDonald’s restoranlarının dünya çapındaki yıllık cirosunun %10’unu çocuk menüsü, yani Happy Meal oluşturuyor. %10 belki toplam satışa vurduğunuzda size küçük bir oran gibi gelebilir ama zincirin ne kadar çok satış yaptığını ve dünyanın dört bir yanındaki insanlara ulaştığını düşündüğünüzde, bu oranın aslında ne kadar yüksek olduğunu kestirebiliriz. Sorun şu ki aslında hiç de sağlıklı olmayan bu ürünlerin, henüz küçük yaştaki bireyler için bu oranda cezbedici olması korkutucu sayılır. Nitekim bu durum, yani erken yaşta obeziteye oyuncak yoluyla özendirme durumu idari birimlerin de dikkatini çekti. ABD’nin California eyaletine bağlı Santa Clara kenti yönetimi 485 kalori ve 600 miligram sodyumun üzerinde besin değeri taşıyan, toplam kalorisinin %35’inden fazlası yağ kaynaklı olan veya kalorisinin %10’u şeker katkılı olan yemeklerin oyuncaklarla birlikte sunulmasını yasakladı. Buna rağmen, Happy Meal’ın şöhreti pek sönmedi. Dev restoran zinciri menü içeriğinde değişiklikler yaparak sağlıksız imajını silmeye çalıştı. Bu arada Amerikan sağlık uzmanlarından oluşan 550 kişilik bir grup, çocuk menülerinde oyuncak dağıtımının ve Ronald maskotu gibi palyaço türü figürlerin, fast food restoranlarda kullanılmaması gerektiğine dair bir bildiri bile yayınladı. Bir çocuğun alması gereken günlük kalori miktarı 1200 iken, bunun yarısını tek öğünde veren Happy Meal şüphesiz ki sağlıklı bir beslenme yöntemi değil. Fakat yasaklar ve kısıtlamalar, bu ürünleri çocuklar için daha çekici hâle getirebilir mi? Peki ya, çocuklarını bu konuda kontrol edebilen ailelerin, çocukları üzerindeki söz hakkına veya alışveriş alışkanlıklarına müdahale doğru mu? Karar sizin.
Bu kısımda size canım ne zaman hamburger çekse düşünmekten ve gitmekten kendimi alıkoyamadığım BigBang Burger’i anlatacağım. Her şeyden önce değişmeyen lezzetinden bahsedeceğim. Hangi şubesine gidersem gideyim, her ne zaman yediysem köftelerinin eşit dağılmış lezzetinin değişmemesi beni BigBang’a bağladı. Sonra düşündüm ve “Neden BigBang’i ilk ağızdan öğrenmiyorum?” dedim ve Bestekar Sokak’ta bulunan sıklıkla ziyaret ettiğim şubesine giderek; iyi pişen köftelerin, ekmeğinin, soslarının, cheddar soslu patateslerinin sırrını birinci ağızdan öğrendim. Bu lezzetli hamburgerlerin yapıldığı mutfaktan sorumlu olan çok kıymetli şube müdürü Mustafa Bey, bu dünya dışı lezzetlerin sırrını aşama aşama kendine özgü mizacı ve sempatik tavırlarıyla anlatmaya başladı tabi ki daha önce de sizlere tanıttığım“Big Boss” bize bu samimi sohbette eşlik eden lezzet oldu... Sağlık BigBang’in önceliği müşterilerinin sağlığı bunun için köftelerinde bağlayıcı madde bulundurmuyormuş ve köftelerini krom kaplama yanmaz-yapışmaz ızgara tercih ettikleri için gıda ile reaksiyona girmiyormuş. Buna ek olarak, köfteler dondurulmuş değil, sipariş anında hazırlanıyor yani tamamen doğal sevgili burgerciler. Kendine has özel tatlara sahip olduğunu düşündüğüm bu hamburgerler %100 dana etinden yapılıyormuş tabi isteyene tavuk seçenekleri de mevcut. Ben et yemem hamburgerim vejeteryan usulü olsun diyorsanız vejeteryan menülere de rastladığımı söyleyebilirim. Fiyat Şimdi diyeceksiniz ki fiyatı, büyüklüğü nedir lezzetini bu kadar övdüğüne göre midemizi doyururken, cebimizi boşaltmasın dediğinizi duyar gibiyim ama sakin sevgili burgerciler… Öncelikle büyüklüğünden bahsedeyim doyurucu olması için her bir köfte 120 gr. Ağırlığındaymış ve bu ağırlığın içerisinde ekmek içi, galeta, yumurta gibi bağlayıcı hiçbir gıda kullanmadıklarını söyledi Mustafa Bey. Orjinalliğinin, pardon dünya dışı lezzet olmasının sebebi de bu sanırım. Gelelim can alıcı yere; fiyat performansı olarak ben başarılı buldum ortalama büyüklükteki dana etli bir menüyü 17-22 TL arasında bir fiyata , sınırsız sos ve içecekle birlikte alabiliyorsunuz bunlara ek olarak sınırsız fıstıkta veriyorlar onun sebebi de alkollü içecek bulundurmalarıymış. Kısacası gerçek et tadını çok uygun fiyatlara tadabiliyorsunuz BigBang dünyasında. Özel Ekmek Üretimi Hep köftesinden bahsettim ama köfte kokusunu daha eşsiz kılan ve bence asla gözardı edilemeyecek lezzete sahip olan özel BigBang ekmeğinden de bahsedeyim. Bu ekmekleri diğer hamburger ekmekleriyle karıştırmayın diyorlar çünkü bu ekmekler uzun AR-GE çalışmaları sonucunda geliştirilmiş. Beni mest eden kısmı ise ekmeklerde lezzet kaybı olmaması için bu hamburger ekmeklerini her gün aynı titizlikle yeniden üretip, günlük olarak tüketiyorlarmış. Mutfakları açık olduğu için ekipmanları görebilmek mümkün bu sebeple gözlemleme fırsatı da elde edebiliyorsunuz. Ekmekleri müşteriye sıcak sunabilmek için özel ekipmanlarla kızartıp sunmaları dikkatimden kaçmadı. BigBang’ın müşterisine verdiği değer bununla da sınırlı değil, her an talep edilebilir düşüncesiyle hem karnım doysun hem de fit kalabileyim diyenler için tam buğday hamburger ekmeğini de günlük olarak şubelerinde bulundurduklarını öğrendim ve bir kez daha mest oldum sevgili burgerciler. Çıtırlar Gel gelelim yancılara onlar çıtırlar diyor bence haklılar da... Özenle hazırlanan çıtırları kendi bünyesinde özel olarak üretiyorlarmış zaten düşününce bu lezzete başka şekilde ulaşılması imkansız gibi geliyor. Örneğin; çıtır tavuk ürünlerinde tavuk bonfilenin kıyma halinde değil bütün halde kullınıyorlarmış. Mekan Bunların yanında mekan konseptinden de bahsetmeden geçemeyeceğim. Çalan müziklerle kendimi Amerikan gençlik filmlerinde hissediyorum her geldiğimde ve bu müzikler günlük olarak düzenleniyormuş ağırlık olarak Rock’n Roll tarzında parçalar çalınıyor. BigBang’in Spotify listesi varmış bu müzikleri müşterilere restoran dışında da sunabiliyorlarmış. Dizayn olarak “Dünya Dışı Lezzet” mottolarından dolayı tasarladıkalrını düşündüğüm bilim kurgu filmlerini anımsatan objeler özellikle içeri girince farkettiğim yukarı kısımda kalan büyük pervane dikkatimi çekti. Bilinçli Çalışan Mustafa Bey’in bu kadar yardımına karşın hep BigBang lezzetlerinden bahsetmek bize yakışmaz değil mi sevgili burgerciler ? Gelelim çalışanlarına… Çalışanlar BigBang kadrosuna dahil olmadan önce oryantasyon eğitimine tabii tutulduklarını söylüyorlar. Bunu da oldukça faydalı görüyorlar çünkü onlara göre iyi lezzet sunmanın yanında iyi insani ilişkileri, sağlıklı iletişim kurabilmek de çok önemli hatta bu konuda çalışanlarına motto bile yapmış “BIGBANG BURGER çalışanları, görevinin ustasıdır!”. BigBang’ın belki de en cezbedici noktası hijyene önem vermesi, gıda hijyeni kadar personelin hijyenine de önem veriyor, öyle ki çalışanlarından hijyen belgesi istiyormuş. Kalitesini hiçbir zaman düşürmemek için personele düzenli olarak yiyecek ve hijyen alanında eğitimler veriliyormuş. Kısacası Cebe dokunmayan, lezzetli, hijyenik ve güleryüzlü personel anlayışıyla BigBang’i bu kadar yakından tanımakla daha da çok sevdiğimi söyleyebilirim hamburger gönül veren sevgili burgerciler. Haberli Self Servis Farkettiğim bir diğer detay ise sipariş bekleme süreci. Birçok fast food restoranında alıştığımız kasa önünde menü bekleme olayına burada rastlamadım. J-tech denilen bir uygulama ile siparişimi masamda bekledim yani müşteriye sipariş numarasının yazılı olduğu titreşimli bir cihaz veriliyor ve siparişim hazır olduğunda cihaz titreyerek bana haber verdi. Böylece hem sipariş vermek isteyenleri engellemedim hem de yorulmadan siparişimi aldım. BigBang daha ne yapsın sevgili burgerciler. Ödüller Bahsettiğimiz tüm BigBang lezzetleri aslında tescillenmiş. Nasıl mı ? “En İyi Best” tarafından. Kasada sipariş verirken gözüme bir ödül çarptı, BigBang “En İyi Best Toplam Kalite Yönetimi” alanında üniversitelerde ders veren uzman kişiler tarafından değerlendirilerek ve anketlere tabii tutularak 2015 yılından beri bu ödülü kimseye kaptırmıyormuş. Yani anlayacağınız üzre Ankara’nın Burgerleri kötü yer önermiyor sevgili burger dostlarım. Dış Mekan
BigBang’in bir diğer özelliği de sadece hamburger konseptine sahip olmaması. Küçük de olsa kurabiye, dondurma standı veya çay, kahve servisi de mevcut. Yani sadece hamburger yemek için değil dostlarla oturup sohbet etmek için de gayet uygun özelliklere sahip. Özellikle yaz akşamları BigBang’ in giydirilmiş ağaç konseptli, minimalist döşenmiş konforlu sandalye, koltuk ve masalarında oturup çay ve kahve keyfi yapmak benim için paha biçilemez. BigBang’in kusursuz dış mekanının tadını çıkarmak için eksik olan tek şey dostlarınız dilerseniz Ankara’nın Burgerler'ini de çağırabilirsiniz... Hamburgerin sadece bilindik burger zincirlerinden ibaret olmadığını bilen hamburger severlere müjde… Kendi özel yapımı olan eti, yine özel imalat hamburger ekmeklerinin içine yerleştiren ve onları leziz soslarla süsleyen burger dükkanları, geleneksel fast food anlayışının tahtını sallayacak gibi gözüküyor. Ankara’da 3. Dalga Kahveciler gibi her yeri saran ve hamburger kültürüne yeni bir yorum getiren Ankara’nın en iyi hamburgerlerini “Ankara’nın Burgerleri” başlığı altında sizin için sıraladım. Öncelikle gerçek bir hamburger lezzeti tadacağınız bu mekanlar hamburgeri sadece köfte, soğan, turşu olarak değil, değişik soslar, baharatlar ve ekmekler sunmaktadır. Ankara’daki orijinal hamburgercileri keşfetmenize yardımcı olacak bu listede, 4 mekan yer almaktadır. İçinde geyik eti kullanan da var, kebaptan burger yapan da… Piel Roja Değişik konsepti ve farklı tarzıyla, Ankara’nın Güney Amerika ve Tex-Mex mutfağına yoğunlaşan nadir restoranlarından biridir. Özellikle Amerigo Vespucci Burger’leri (oldukça büyük bir köfte ve ekmek yerine yağda kızartılıp, panelenmiş makarna kullanılan burger) Piel Roja’nın ne kadar Amerikalı olduğunu gösteriyor. Bununla da bitmiyor, ballı “Honey Wolf Burger” ya da barbekü soslu kavrulmuş dana kıymalı “Sloppy Joo Boo” veya geyik etli “Black Dear” burgeri... Ayrıca küçük bir fiyat farkıyla sınırsız içecek seçeneği de var. Uygun fiyata farklı lezzetler olsun diyorsanız Piel Roja tam size göre. Adres: Üniversiteler Mahallesi Park Sitesi B1 Blok (İhsan Doğramacı Bulvarı), Bilkent Tel: (0312) 266 66 20 www.pielroja.com.tr Gurme Burger Evinde yemek yemek isteyen ama evde sıkılanlar için Gurme Burger diyorum. Klişeleşmiş burgerci tasarımından uzakta konsolu, kitaplığı, koltuklarıyla evinizin salonundan farksız görüntüsü ile tam sizin için tasarlanmış bir mekan. Menüleri ile midenizde küçük çaplı kalp krizi bulgularına rastlamak mümkün sakın korkmayın. Menüde klasik burgerlerin yanı sıra sucuklu alaturkadan kebabiye farklı burger seçenekleri de var. Özellikle “Cafe de Paris Burger” ve sporcular için “Ekmeksiz Fit Burger” nefis lezzetleriyle aklınızı alacak gibi gözüküyor. Adres: Birlik Mahallesi, 450. Cadde, No: 14/15, Çankaya Tel: (532) 641 41 02 Big Bang Burger Adından da anlaşılacağı gibi gitmeden önce midenizin bu lezzet patlamasına hazır olup olmadığından emin olmalısınız. Sloganları “Dünya dışı lezzet” bence haklı gibi gözüküyorlar… İçeri girdiğinizde kendinizi Amerika’da hissedebilirsiniz. Aralıksız çalan Rock müziklerle tam bir hamburgerci konsepti sunuyor. Karamelize soğan sevenler “Smoke Burger” veya “Big Boss Burger” tercih edebilirler. Menü yanında verilen patatesler sizi gerçekten de dünya dışı bir yere götürebilir, dilerseniz cheddar peynirli patates tercih edebiliyorsunuz. Sınırsız içecek ve sos anlayışına sahip bu mekanda sınırsız kabuklu fıstık veya alkollü içecek alternatifi de var. Adres: Remzi Oğuz Arık Mahallesi, Bestekar Cd 49/B, 06680 Çankaya/Ankara Tel: 444 2 919 www.bigbangburger.com Bakermill Burgerları farklılaştıracağız diye içine yumurta kırmayla başlayıp envai çeşit yan malzemeyle burgerı dolduran anlayışa inat, oldukça sade ama inanılmaz lezzetli bir burgerları vardır. Çoğu mekanda olduğu gibi etin zayıflığını soslar peynirlerle ve saire örtmeye çalışmıyorlar. Yediğinizde hakikaten et tadı alıyorsunuz ve işte o et alelade bir et değil. gerçekten her şeyiyle çok başarılı bir et... Adres: Yaşamkent Mah., 3296. Cad. Gözüm Park Yaşam Merkezi 2P/77, 06810 Çankaya/Ankara Tel: (0312) 217 03 03 Kendi hakkımda yeteri kadar yazdığımı düşünüyorum, biraz da senin kim olduğundan bahsedeyim! Merhaba Ankaralı, Bu yazdıklarımı okuduğuna göre, sen de kesin bir hamburger seversin, her zaman yeni hamburgerciler bulma peşindesin, yeni tarifler arayıp yeni burgerler keşfediyorsun, Aspava’ya gittiğinde bile gözlerin hamburger arıyor değil mi? Evet, doğru yerdesin! Bu blog tam sana göre... senin için Ankara’nın en iyi el yapım hamburgercilerini gezip, bilgi toplayacağım. Hamburger sevmeye devam et...
|